Katkıda bulunanlar

3 Aralık 2008 Çarşamba

ÇOCUKLAR DÜNYA’YI NASIL ALGILAR?


Bence çocukluk yarındır. Çocukluğu geçmişte kalan bir zaman dilimi olarak görmek çok yanlış! Yarın için barışçıl, güzel bir Dünya istiyorsak bunu çocuk duyarlılığı ile gerçekleştirebiliriz. Çocuk bir köşede kavga eder, sonra unutur ve barışır. Kin tutmaz hiçbir zaman. Bütün Güzelliklerde çocukluk vardır. Şöyle arkanıza yaslanıp, derince bir nefes alıp verin. Ve düşünün! Çocukluğunuz nasıldı?

Çocukken istediğiniz şeylere ulaşmak için ne de çok çırpınır ve heyecanlanırdınız. İçinde bir çocuk taşımayan yetişkinler Dünya’ya küser, karamsardırlar. Bu yüzden yetişkinler içlerinde bir çocukluk ruhu varsa mutlu olur, geleceğe umutla bakar. Bu da gösteriyor ki, çocukluk yaşamın mutluluk kaynağıdır.

Çocukken edindiğimiz varlıkları gönlümüzce yaptığımız için kalcılığını bana göre korur. Oyuncaklarımızı gönlümüzce oynarız. Sokakta gönlümüzce gezeriz, mahalle çocuklarıyla gönlümüzce oynarız ve bütün bunları gönlümüzce yaptığımız için yüzümüzde ki tebessüm hiç eksilmez. Elimizde ki parayı içimizden geldiğince abur cubur demeden veririz, sağlıklı olup olmadığını bilmek istemeyiz, gönlümüzden yemek istediğimizin fazlasıyla abur cubur yer ve mutlu oluruz.

Gönlümüzce olmayan bir şeylerde hemen ağlamaya başlar ve içimizde dert hırsı oluşur. Siz şuan farkında değilsinizdir ama çocukken içimizde hırs bağladığımız o gönlümüzden geçeni yapamadığımız zaman ağlamaya başlamamız geleceğin gülücük temelini atmışızdır. Bambaşka duyguların farklı mutluluğu tatmış yollarda aramaya koyulmuşuzdur. İşte zaten hayata bağlayan da bu hırslardır.

Çocukken yapamadığımızı ilerleyen yaşlarda büyük bir istekle gerçekleştirir. Mutlu olmuşuzdur. Ama siz bunun farkında değilsinizdir. Bulunduğunuz varlıkları gönlünüzce değerlendirmenizin önemi de buradan gelmektedir. Canlı ve cansız varlıkların hayatımızda değerini geçmişten geleceğe aktarmamızın, aktarmakta istediğimizin fazlasını aktarırız, gönlümüzce ve içimizin bize verdiği büyük tutku ile mutlu olur, yalnız olmalıyız. Bunu çoğu insan da başaramaz mutsuz ve yalnızdırlar, ellerindeki varlıkları gönüllerince değerlendiremezler ve böyle insanlarda bence acizdirler, ne geçmişin ne de geleceğin kalıcılığını korurlar ve bu insanlarda kolay unutulur.

Yaşamak hatırlamaktır. Hatasıyla, sevabıyla geçmişte yaptıklarını hatırlamak… Bu çok önemli!

İnsan geçmişte yaptıklarını hatırlamazsa ne olurdu? Düşünmek bile istemiyorum. Geçmişte yaptıklarını hatırlayacak, hatırlayacak ki hatalarını sorgulayabilsin. Hatırlayacak ki, mutlulukları tekrar yaşayabilsin. Yazan: Burcu Nermin Özhan

Hiç yorum yok: